İş hukuku kapsamında, işverenler tarafından geçerli olmayan ve keyfi olarak yapılan fesih işlemlerine karşı işçiler sıkça işe iade davası veya işe geri dönüş davası olarak da bilinen dava yoluna başvurmaktadır. | İşe İade Davası
İş Kanunu, belirli şartlar dahilinde iş sözleşmesi haksız olarak feshedilen işçilere işe iade davası açma hakkı tanımaktadır. İş Kanunu’nun 18/1. maddesi şu şekildedir:
‘’Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. (Ek cümle: 6552 – 10.9.2014 / m.2) “Yer altı işlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz.”
İşe iade davasını açabilmek için aşağıdaki şartlar bulunmalıdır:
İşe iade davası fesih bildiriminin işçiye tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde açılmalıdır. Fesih bildirimi yazılı olarak yapılmalı ve fesih nedenleri açık bir şekilde belirtilmelidir. İşçinin savunmasının alınması ve fesih nedeninin somut olarak ispatlanması gerekmektedir.
İşe iade davalarında görevli mahkeme İş Mahkemesidir. Dolayısıyla davanın iş mahkemesinde açılması gerekmektedir. Eğer ki davanız görevli mahkemede açılmazsa davanız reddedilecektir.
7036 sayılı yeni İş Mahkemeleri Kanunu (İşMK) ile Türk Hukuku’nda iş davaları bakımından zorunlu arabuluculuk kabul edilmiş, İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3. maddesi ile bu konuda oldukça ayrıntılı bir düzenleme yapılmıştır. İş uyuşmazlıklarının tümü için değil, belirli iş uyuşmazlıkları için zorunlu arabuluculuk söz konusudur. Bunların içinde işe iade talepleri de yer almaktadır. Yeni İş Mahkemeleri Kanunu, 4857 sayılı İş Kanunu’nda da (İşK) değişiklik yapmıştır. Bu değişiklikler kapsamında işe iade talepleri ve davaları da yer almaktadır.
İşe iade davasının sonucunda, fesih geçersiz kabul edilirse işçinin işe iadesine ve işçiye tazminat ödenmesine karar verilir. İşveren, işçiyi işe başlatmak zorunda olup başlatmaması durumunda işçiye tazminat ve iş güvencesi tazminatı ödemekle yükümlüdür.
İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler. Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları ödenir.
Davalarınızda uzman iş avukatından yardım almak hukuki açıdan sizi koruyacaktır. Detaylı bilgi için Ankara/Sincan’daki Avukatlık Ofisimizi ziyaret edebilir ya da telefon numaramızdan (0312 268 34 34) bize ulaşabilirsiniz. | Sincan İş Avukatı | Ankara İşçi Davaları
Bu sitede yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu yazılardan kaynaklı herhangi bir sorumluluğumuz bulunmamaktadır. Sitemizdeki makale ve yazıların kopyalanarak, kaynak gösterilmeden, izinsiz bir şekilde başka yerlerde yayınlanması halinde gerekli hukuki işlemler başlatılacaktır.
İşyerlerinde meydana gelen iş kazaları, çalışanların sağlığını ve güvenliğini tehdit eden ciddi sorunlar olarak karşımıza çıkar. Türkiye’de iş kazalarıyla ilgili düzenlemeler İş Kanunu’nda yer almaktadır. 5510 sayılı İş Kanunu, işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği konusundaki yükümlülüklerini belirlemekte ve iş kazalarının önlenmesi için çeşitli hükümler içermektedir. İş Kazaları ve İşçi Sağlığı Güvenliği: 5510 Sayılı İş Kanunu’na Göre – İş Kazaları ve Güvenliği
İş Kazaları, çalışanların işleriyle ilgili olarak meydana gelen ve ölüm, yaralanma veya hastalık sonucunu doğuran olayları ifade eder. İşverenler, işyerlerinde meydana gelen iş kazalarını en kısa sürede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na veya ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna bildirmekle yükümlüdür. Bildirim yükümlülüğü, işverenin iş kazalarını yetkili makamlara zamanında ileterek gerekli önlemlerin alınmasını sağlamayı amaçlar.
İşverenler, iş sağlığı ve güvenliği konusunda bir dizi yükümlülüğe sahiptir. İşyerinde çalışanların sağlık ve güvenliğini korumak işverenin sorumluluğundadır. İşverenler, işyerindeki tehlikeleri belirlemeli, risk değerlendirmesi yapmalı ve alınması gereken önlemleri belirlemelidir. İşveren, çalışanların eğitimini sağlamalı, gerekli koruyucu ekipmanları temin etmeli ve çalışma koşullarını düzenlemelidir.
İşveren, iş sağlığı ve güvenliği konularında çalışanların katılımını sağlamak ve işyerindeki sorunları ele almak için İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu’nu oluşturmalıdır. Kurul, işveren temsilcileri ve işçi temsilcilerinden oluşur. İşçi temsilcileri, çalışanların iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili konularda görüşlerini dile getirir ve çözüm önerileri sunar.
İşyerinde meydana gelen iş kazaları derhal işverene veya yetkilendirilmiş bir personele bildirilmelidir. İşveren, iş kazalarını detaylı bir şekilde incelemeli ve kazanın nedenlerini araştırmalıdır. Kazaların nedenleri belirlenmeli ve benzer olayların tekrarlanmasını önlemek için önlemler alınmalıdır. İş kazalarıyla ilgili raporlar tutulmalı ve gerekli durumlarda yetkili kurumlarla paylaşılmalıdır.
İşverenler, iş sağlığı ve güvenliği yükümlülüklerini ihlal ettiklerinde cezai ve hukuki yaptırımlara tabi tutulabilirler. Kanuna göre, işverenlerin iş sağlığı ve güvenliği düzenlemelerine uymaması durumunda para cezaları uygulanabilir. Ayrıca, iş kazalarının meydana gelmesinde ihmal veya kusurun olduğu tespit edilirse, işveren hukuki sorumluluk altına girebilir ve mağdurlar tazminat talep edebilir.
5510 sayılı İş Kanunu, iş kazalarının önlenmesi ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliğinin korunması amacıyla önemli hükümler içermektedir. İşverenlerin iş sağlığı ve güvenliği konusunda sorumlulukları vardır ve bu sorumluluklarını yerine getirmek zorundadırlar. İş kazalarının önlenmesi, çalışanların sağlığının korunması ve işyerlerinde güvenli bir ortamın sağlanması, işverenlerin ve çalışanların ortak sorumluluğudur.
Davalarınızda uzman iş avukatından yardım almak hukuki açıdan sizi koruyacaktır. Detaylı bilgi için Ankara/Sincan’daki Avukatlık Ofisimizi ziyaret edebilir ya da telefon numaramızdan (0312 268 34 34) bize ulaşabilirsiniz. | Sincan İş Avukatı | Ankara İşçi Davaları
Bu sitede yer alan yazılar sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu yazılardan kaynaklı herhangi bir sorumluluğumuz bulunmamaktadır. Sitemizdeki makale ve yazıların kopyalanarak, kaynak gösterilmeden, izinsiz bir şekilde başka yerlerde yayınlanması halinde gerekli hukuki işlemler başlatılacaktır.